Amerikan Rüyasının Başkenti New York
Amerika, 1930’lu yıllarda atlattığı ekonomik buhrandan bu yana dünyanın liderliğini üstlenmiş ve kültürünü evrenselleştirmeyi başararak günümüzün öncü ülkelerinden birisi haline gelmiştir.
03.05.2019
A -A +
Amerika, 1930’lu yıllarda atlattığı ekonomik buhrandan bu yana dünyanın liderliğini üstlenmiş ve kültürünü evrenselleştirmeyi başararak günümüzün öncü ülkelerinden birisi haline gelmiştir.
Hollywood’un ve yıldızlarının doğduğu, Özgürlük Heykeli’nin bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri diğer ülkeler tarafından öyle bir özeniyle bakılır olmuştur ki bundan sebep “Amerikan Rüyası” tabiri ortaya çıkmıştır. Amerikan halkının da benimsediği ve gururla taşıdığı bu tabir, ülkenin kültürüne derinlikli bir şekilde nüfuz etmiştir.
Bu nüfuz etme halinin ortaya çıkardığı en büyük örnek, “Büyük Elma” lakabıyla tanınan ve Amerika’nın en çok ziyaretçi çeken, en kalabalık şehri New York’tur.
İhtişamın ve Amerikan Rüyası’nın başkenti olan New York dünya üzerinde görülebilecek en güzel şehirlerden birisidir. Bu alımlı şehir aynı zamanda dünyaca ünlü markaların reklamlarının bulunması için birbirleriyle kapıştığı ve aradığınız her türden şeyi bulabileceğiniz ünlü Times Meydanı’nın da yuvasıdır.
Filmlere konu olmuş, dünya ekonomisinin kalbi olan Wall Street’in de bulunduğu New York aynı zamanda kültürel açıdan da son derece zengindir de. Şehir, Metropolitan Museum of Art ve Amerikan Çağdaş Sanatı’nın en nadide sanatçıları olan Jackson Pollock ve Lee Krasner gibi ustaların eserlerinin bulunduğu Museum of Modern Art’a ev sahipliği yapmaktadır.
Kültürel zenginlikleri müzeleriyle kısıtlı olmayan New York, Rockefeller Center ve Empire State Building gibi gökdelenleriyle de ziyaretçilerini etkilemektedir. Tüm kenti ayaklar altına alabileceğiniz yüksekliğe sahip olan bu binaların manzarasının ömrünüz boyunca aklınızdan çıkmayacağını hatırlayın. Ayrıca tüm bu gökdelenlerin ve binaların arasında New York, doğal güzelliklerin de kendisine yer bulabildiği bir şehirdir. Kentin tam kalbinde yer alan Central Park bunun en büyük göstergesidir. Birden fazla anıta, 20 adet oyun alanına, 48 çeşmeye ve 36 köprüye sahip olan bu devasa park aynı zamanda 15 dolara kiralayacağınız tur bisikletleri ile size kayda değer bir doğa deneyimi vadetmektedir.
“Hiç uyumayan şehir” lakabıyla da anılan New York’un Soho bölgesi ise benzerini asla bulamayacağınız bir gece hayatına sahiptir. Webster Hall, Cielo, Pacha ve 230 Fifth gibi sabaha kadar ışıklarını söndürmeyen, seçkin bir kitlesi olan mekânların bulunduğu şehirde hayatınızın en uzun ve en güzel gecesini yaşayabilirsiniz.
Ulaşım ağının fazlasıyla detaylı olduğu New York’ta şehrin hemen hemen her yerine metroyla gidebilirsiniz. Şayet metro tercih etmeyecekseniz şehrin ünlü taksilerinin de gayet uygun tarifelerle hizmet verdiğini belirtmekte fayda var. Uber ve Lyft gibi uygulamaların da ulaşım için sıkça tercih edildiği New York’ta metro sayesinde şehrin bir ucundan diğerine tek bir kartla gitmeniz mümkündür.
Amerikan rüyasını yerinde yaşamak, Amerika’ya gitmek ve Amerika vizesi hakkında detaylı bilgi almak için İzmir, İstanbul ve Ankara’da bulunan ofislerimizi ziyaret ederek Amerika vizenizi en doğru kaynaktan, en güvenilir şekilde alabilirsiniz.